Türkiye’de neden Orta Doğu’daki kadar çok petrol yok?

Orta Doğu ülkeleri arasında bu coğrafyaya yakın ve çoğunlukla uzak komşu ülkelerin de katıldığı 1900’lü yıllardan günümüze kadar süregelen sıcak savaşın ana nedenlerinin başında, bölgenin petrol ve doğalgaz zenginliğinin nasıl paylaşılacağı kavgası gelmektedir.
Hem günümüz coğrafyasında, hem de 100 milyonlarca yıllık jeolojik tarihçesi boyunca Orta Doğu’ya hep komşu olan Türkiye’nin petrol ve doğalgaz enerji kaynakları açısından potansiyeli daima tartışılmıştır. Yeterli teknik/bilimsel bilgiye sahip olmayan toplum tarafından değişik komplo senaryoları üretilerek, bu doğal enerji kaynakları “yeterince araştırılmıyor” ya da "bulunan petrol/doğalgaz üret(tir)ilmiyor" şeklinde yorumlanmıştır.
Sık sık gündeme gelen, Irak, İran gibi sınır komşularımız petrol zengini, bizde niye yok?
En gerçekçi yaklaşım, geçmiş milyonlarca yıllık dönemlerdeki yerkabuğu hareketleri sonucunda yeraltı rezervuarlarında oluşan olumsuz etkilerdir. Bilindiği gibi petrol ve doğal gaz, yeraltında bizim rezervuar dediğimiz, basınçlandırılmış olarak kapanlarda bulunurlar. Söz konusu kapanlar, petrolün yeraltında etrafa sızmadan, bir haznede tutulması şeklinde tanımlanabilir. Bu haznelerdeki yapılar, milyonlarca yıl içinde oluşan tektonik hareketlerle, kırılma ve kıvrılmalar sonrasında kapan özelliklerini kaybetmişler, küçük ölçekli rezervuarlar olarak kalmışlardır. Rezervuarlardaki petrol ise hafif bileşenlerinin kırılmış kapanlardan dışarıya kaçması sonrasında, yüksek yoğunluklu ve akmazlıklı ağır petrol olarak bilinen rezervuarlarımızda kalmıştır. Petrol, yeraltında bir deniz şeklinde değil, kayaçların gözeneklerinde yer almaktadır. Irak, İran gibi ülkelerde ve genelde petrol zengini Ortadoğu ülkelerinde bulunan petrol havzaları bizdekiler gibi tektonik hareketlere maruz kalmadıklarından, bugün bilinen ve üretilen büyük hacimli yapılar ve hafif petrol içeren rezervuarlar şeklindedirler. İstatistiksel olarak bilinen bir gerçek, Türkiye'de bulunan petrol sahalarının Orta Doğu ülkelerindeki sahalar kadar büyük olmadığı ve bizim sahaların genelde ağır petrol içerdiğidir.


Biraz da jeofizik tadında kahve molası!

SORU - ABD’li şirketler Güneydoğu’da buldukları petrol kuyularını beton döküp kapattı mı?
CEVAP - Hiç bir şirket ekonomik petrol keşfi yaptığı kuyuyu beton döküp kapatmaz. Kuyular ya ekonomik sebeplerden ya da rezervuar kısıtlılığından dolayı kapatılmıştır.
SORU - Biz petrolü buluyoruz ancak başka ülkelerin baskısıyla kuyuları kapatıyor muyuz?
CEVAP - Zaman zaman kuyuda petrol veya gaz testi yapıp kapattığımız kuyular olmuştur. Ancak bu ya ekonomik sebeplerden ya da rezervuar kısıtlılığından meydana gelmiş bir olaydır. Diyelim ki yeraltında 100 DOLARLIK petrol var, ancak bunu çıkarmak için 500 DOLARLIK harcama yapmanız gerekiyor. Böyle bir durumda işin ekonomikliği ortadan kalktığı için bulunan 100 DOLARLIK petrolü yerinde bırakırsınız. Bu şartlarda yapılan keşif ekonomik bir keşif olmaz. Ya da petrolü keşfedersiniz ancak rezervuar şartları o kadar kötüdür ki, petrolü içinde barındıran kaya içinde ki petrolü bırakmaz ve kuyudan üretim yapılamaz. Sonuç olarak kuyu “petrol emareli” (ekonomik olmayan mitarda petrol içeren) olarak terk edilir.
SORU - Güneydoğu fokur fokur petrol kaynıyor mu?
CEVAP - Güneydoğu Anadolu Türkiye’nin petrol bölgesi olmakla beraber, altı fokur fokur petrol kaynamıyor ne yazık ki.
SORU - Yabancı petrol şirketleri, aradıkları her yerde petrolü rahatlıkla bulabiliyor mu?
CEVAP - Petrol aramacılığının gizlisi saklısı kalmadı. Tüm şirketler aynı yöntemleri kullanarak petrol arıyorlar. Dolayısı ile yabancı petrol şirketlerinin aramacılıkta daha başarılı olduğu çok da doğru bir ifade değil.
SORU - Sismik cihazlar petrolün tam olarak nerede olduğunu gösterir mi?
CEVAP - Sismik cihazlar aracılığı ile toplanan sismik veri uygun şekilde işlenirse, özellikle doğalgaz söz konusu olduğunda direk hidrokarbon göstergeleri ile aramacılara yardımcı olur. Petrol konusunda ise bölgede işleyen bir petrol sistemi varsa, sismik veri petrolü içinde barındırabilecek yapıları tariflemek için kullanılır.
SORU - Türkiye petrol denizi üzerinde mi?
CEVAP - Türkiye petrol denizi üzerinde değil. Ancak bu arama yapmayı bırakalım anlamına gelmez. Mevcut arama alanlarında aramacılığa devam ederken, Türkiye’nin aranmamış kısımlarına ve denizlere de ayrı bir önem vermek gerekir.

Dip Not - Petrol Gerek karalar üzerindeki; gerekse denizlerdeki canlı kalıntılarının milyonlarca yıllık süreç içerisinde, yer kabuğu tabakaları arasında sıkışıp; kalmasıyla oluşur. Canlı kalıntılarının üzerinde biriken toprak ve çamur katmanları zamanla taşlaşır ve bu katmanların altında kalan, çürümüş canlı kalıntıları, basıncın etkisiyle petrol ve gaz haline gelir.
Petrol ve Doğalgaz Nasıl Oluşur
Doğalgaz yerkabuğunun altında, belli jeolojik oluşumlarla gerçekleşen, metan ve hidrokarbonlardan oluşan yanıcı, renksiz, kokusuz ve havadan hafif bir gaz karışımıdır. Kaynağından çıkarıldığı haliyle herhangi bir işlemden geçirilmeksizin kullanılabilmektedir.
Doğalgaz, milyonlarca yıl önce yaşamış bitki ve hayvan artıklarının zamanla yeryüzü kabuğunun derinliklerine gömülüp kimyasal dönüşüme uğraması sonucu oluşur. Organik madde olarak bilinen bu bitki ve hayvan artıkları doğal süreçler sonucu göl ve okyanuslarla taşınıp, dibe çökerek çamur ve kumla kaplanarak kayalaşır. Giderek daha derine gömülen bu organik madde, basınç, sıcaklık ve bir ihtimalle de bakteri ve radyoaktivitenin etkisiyle ayrışarak petrol kömür ve doğalgazı oluşturur.







Comments

Popular posts from this blog

"Altın Madeni’nde Siyanürle Altın Aranıyor" iddiası..

Akdeniz’in Hidrokarbon Potansiyeli

Yörükler-1 kuyusu kuru kuyu olma ihtimali riski çok yüksek