Libya’dan Türkiye Destekli Hamle

Libya hükümeti, Yunanistan'ın Libya deniz yetki alanlarını ihlal ederek Girit'in güneyinde Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) sınırları belirlemesine resmi yollardan Birleşmiş Milletler'e diplomatik itirazda bulundu.
Yunan Medyası Alarmda: Libya’dan Türkiye Destekli Hamle – Girit’in Güneyi Tartışmalı Alan İlan Edildi.
Trablus'taki Libya hükümeti, Yunanistan'ın Girit'in güneyindeki Münhasır Ekonomik Bölge'nin (MEB) sınırlarını belirlemesine ve bunun Libya'nın deniz yetki alanlarına tecavüz ettiğini iddia etmesine itiraz ederek Birleşmiş Milletler'e diplomatik bir itirazda bulundu.
Trablus, 12 Haziran'da Avrupa Birliği Resmi Gazetesi'nde yayınlanan Yunanistan MEB haritasının Libya'nın egemenlik haklarını ihlal ettiğini savunuyor. Ayrıca, Yunanistan'ın tartışmalı bölgede hidrokarbon arama ve çıkarma hakları verme yetkisine sahip olmadığını da ileri sürüyor.
Diplomatik notta, "Libya Hükümeti, bu eylemi egemenlik haklarının açık bir ihlali ve yasal dayanağı veya herhangi bir ikili anlaşması olmayan tek taraflı bir tedbir olarak değerlendiriyor" ifadesi yer alıyor.
Libya ayrıca, Yunanistan'ın çizdiği sınırlara doğrudan itiraz ederek kendi MEB haritasını sundu.
Yunan medyası, Libya'nın BM’ye sunduğu 20 Haziran tarihli resmi nota ile, Yunanistan’ın Girit’in güneyindeki deniz yetki alanı iddialarını doğrudan hedef aldığını duyurdu. Nota, 2019 tarihli Türkiye-Libya Deniz Yetki Alanları Mutabakatı’na dayanarak hazırlandı.
Yunan medyasına göre bu gelişme, Atina’nın bölgede hidrokarbon arama ruhsatı ilan ettiği alanları doğrudan tartışmalı hale getiriyor. Libya, “Kriti 1” ve “Kriti 2” olarak adlandırılan alanların kendi deniz yetki alanlarında olduğunu savunuyor ve Yunanistan’ı tek taraflı adım atmakla, “oldu-bitti yaratmakla” suçluyor. Ayrıca Trablus yönetimi, Total ve ExxonMobil gibi şirketlerin geçmişte bu bölgelerde ruhsatlandırıldığını ve 3 boyutlu sismik araştırmalar yapıldığını da notaya ekledi.
Yunanistan Dışişleri Bakanlığı ise “hukuki geçerliliği olmayan bir mutabakata” dayalı bu çıkışın uluslararası deniz hukukuna aykırı olduğunu belirterek tepki gösterdi. Yunan diplomatik kaynakları, Libya'nın tutumunu “önceden kabul ettiği orta hattın inkarı” olarak yorumlarken, meselenin gerekirse Lahey’e taşınabileceğini ifade etti.
Ayrıca Libya’nın, doğu Akdeniz’deki enerji çıkarlarını yalnızca diplomatik değil, ekonomik ortaklıklarla da güçlendirmeye çalıştığı görülüyor. Bu kapsamda İngiliz enerji devi BP ile yapılan anlaşmalar da dikkat çekiyor. Libya, BP ile daha önce askıya alınan hidrokarbon arama faaliyetlerini yeniden canlandırma sürecine girmişti. Bu da Trablus yönetiminin uluslararası enerji şirketleri üzerinden bölgedeki konumunu pekiştirmeye çalıştığını gösteriyor.
Libya'nın şu aşamada yeni anlaşmaları Türkiye çizgisinde sürdürmesi, AB ya da ABD merkezli şirketlerle yeni ruhsat sürecine girmemesi dikkat çekici.
Yunan medyası, Libya’nın harita eşliğinde bu çıkışı ilk kez resmi zemine taşımasını, Atina’nın “yanlış iyimserliğini” boşa çıkaran ve Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki tezlerini kuvvetlendiren bir gelişme olarak yorumluyor.
Middle East Eye’ın haberine göre MISIR ABD’DEN YARDIM İSTEDİ.
Kahire yönetimi Libya’nın doğusundaki parlamentonun Türkiye ile deniz yetki anlaşmasını onaylamasını engellemek için ABD’den müdahale etmesini istedi.
Libya’nın doğusundaki güçleri kontrol eden Halife Hafter’e bağlı Tobruk Temsilciler Meclisi’nin Türkiye ile deniz yetki sınırlarının belirlenmesi anlaşmasını onaylamak üzere olduğuna yönelik çıkan haberler sonrası Yunanistan’ın ardından Mısır’ın da harekete geçtiği öğrenildi...
Bir Mısırlı yetkili, Middle East Eye'a Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdelatty'nin geçen ay ABD'nin Afrika'daki kıdemli danışmanı Massad Boulos ile yaptığı telefon görüşmesinde ABD müdahalesi konusunu gündeme getirdiğini söyledi...
Birkaç Libya medya kuruluşu, ülkenin doğu parlamentosunun önümüzdeki haftalarda Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de Münhasır Ekonomik Bölge iddiasını tanıyacak olan 2019 deniz anlaşmasını onaylayabileceğini bildirdi...
O sırada, Türkiye'yi başlıca destekçisi olarak sayan BM tarafından tanınan hükümet, Ankara ile deniz sınırlandırma anlaşmasını imzaladı ve bu, Yunanistan ve diğer bölgesel aktörlerin kendilerinin hariç tutulduğu iddiaları nedeniyle öfkesine yol açtı. Libya'nın doğu parlamentosu başlangıçta anlaşmaya karşı çıktı, ancak son aylarda ve Atina ve Kahire'nin yoğun lobi faaliyetlerine rağmen Hafter anlaşmayı onaylamaya yakın görünüyor. Yunanistan Dışişleri Bakanı George Gerapetritis'in bu hafta deniz anlaşmazlığını ele almak üzere Bingazi ve Trablus'a gitmesi bekleniyor...
Türkiye Savunma Bakanlığı, Haziran ayında Hafter'in kendini Libya Ulusal Ordusu olarak adlandıran üç askeri heyeti ağırladı ve Hafter'in en küçük oğlu Saddam, bu yılın başlarında Katar'ı ziyaret ettikten sonra Nisan ayında Ankara'yı ziyaret etti...
Haziran ayında, Trablus merkezli Libya Ulusal Petrol Şirketi, Mısırlı yetkilinin Mısır'ın MEB'ini ihlal edebileceğini söylediği dört deniz bloğunda petrol araştırması yapmak üzere Türkiye'nin devlet petrol şirketi TPAO ile bir anlaşma imzaladı.





Comments

Popular posts from this blog

Yunan’ın Türk Korkusuyla Giriştiği İtalya ve Mısır Anlaşmalarındaki Hüsranı

Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de Yunanistan ve GKRY ile müzakere edeceği bir konu yoktur.

Nil Deltası Havzası ve Doğu Akdeniz